Firma Profili
1972 yılında kurulmuş ve yaklaşık 41 yıldır Aluminyum ve pvc kapı pencere sektöründe var olan firmamızda yaklaşık 300 ün üzerinde çalışan mevcuttur.Dünyanın dört bir yanında kendi ofisleri ve bayileri ile sektöre hizmet vermektedir. Bu grup içerisinde FOMİNDUSTRİE ile aluminyum ve pvc için tüm cnc işleme merkezleri, kesim makineleri , kopya ve kertme frezeleri , köşe presleri , aluminyum profil ısı bariyeri çakma makineleri ve diğer makineler üretilir.
COMAL İNTERNATİONAL ile punch üretimi, logistik tezgahları ve tüm toplama ve üretim tezgahlar üretilir.
PROFTEQ pvc pencere üretimi için cnc dört köşe kaynak ve cnc temizleme hatları ve diğer tamamlayıcı makinelerin üretimi sağlanır.
FST kapı pencere üretim programları, makineler üzerinde kullanılan CAM,SOLİD programları, kapı pencere üretimi için üretim otomasyon programları vb. Programların yazılımı ve desteğini vermektedir.
Amacımız İki hedef Pazar konusunda müşterilerimize hizmet vermektir.
1) Pencere ve Kapı sektörü
2) Sanayi sektörü (mobilya, aydınlatma, klima, otomotiv, vagon üretimi vb. Gibi )

Emrah Bey, Fom Makine hakkında bizleri biraz bilgilendirir misiniz?
Öncelikle şunu belirteyim; Fom Makine, yepyeni bir vizyon ve beklenti ile çalışmalarına başladı..Daha öncesinde FOMİNDUSTRİE 10 yılı aşkın sürede BSA Makine tarafından Türkiye ‘de distrubutor olarak faaliyetlerini sürdümüştür. Firmamız 2012 yılının üçüncü çeyreğinde İstanbul da kendi ofisi FOM TURKEY olarak faaliyete geçmiştir. 2012 yılı sonunda organizasyonumuzu kurmak, yurt içi ve yurt dışında ürün eğitimlerimizi tamamlamak, uygulayacağımız pazarlama stratejilerimizi belirlemek ve bunları birer birer uygulamaya odaklanarak geçirdik. Sadece Türkiye’ de değil çevre ülkelerinde satış servis ve yedek parça hizmetlerini sağlayacak bir ofis olarak görevini sürdürecektir.
Fom Makine açısından fuarı nasıl değerlendiririyorsunuz? Beklentilerinize karşılık bulabiliyor musunuz?
Öncelikle Pazar gününün kaldırılmasından çok büyük mutluluk duyduğumu belirtmek istiyorum.
Hergeçen yıl biraz daha yabacı ziyaretçinin arttığını görmekteyim ancak bunun yanı sıra Anadolu daki bir çok ilden ise gelenlerin sayısı azalmaktadır. Dünyada bu sektör için bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar özelleşen fuarlardan biri olmaktadır.
Fakat özellikle aluminyum sektörü katılımcıları ve ziyaretçilerinin arttırılması için çeşitli çarelerin düşünülmesi ve eylem planının devreye girmesinin gerektiğin düşünmekteyim.
Ayrıca özellikle makine üreticilerinin olduğu 7. Salon da artık bir yer değişikliğine gidilmesi gerektiğini düşünüyorum.Üzülerek söylemek gerekir ki ülkemiz insanı fuar alanını ziyaret etme konusunda çokta başarılı değil ve giriş ve çıkış noktalarından yürüyerek fuar alanın geziyor ve diğer kısımlarda ki firmaların sergilediği ürünleri göremiyorlar. Fuarı düzenleyen kuruluşta biliyor ki fuar öncesi yer pazarlıklarında kimse yerinden memnun olmadığı için daha ön kısıma yada bu giriş ve çıkış kapılarına yakın bölgelere geçmek istemektedirler. Bununda bu kadar firma için fiziksel olarak imkanı olmadığı için bence fuar alanında ya salon değişikliğine gidilmeli ve böylece ezberlenen lay-out ortadan kalkmalı yada 7. Salon içinde yer değişikliği yapılmalıdır.
Emrah Bey, dünya markası bir makinenin şu an başında bulunan yetkilisi olarak, önümüzdeki dönemde Fom Makine’nin Türkiye’deki geleceğini nasıl görüyorsunuz?
Burada 41’inci yılını doldurmuş bir markadan bahsediyoruz.Malum tüm avrupayı saran bir ekonomik daralmadan bahsediliyor ve gün geçtikçe bu oran artıyor. Daha önceleri avrupadaki pazarın yeterli olmasından dolayı doğu pazarlarına gelmeyen Avrupa firmaları artık yavaş yavaş yeni Pazar keşiflerine cıkmak zorundalar. Doğruyu söylemek gerekirse bu fomindustrie içinde geçerli bir gerçektir. Özellikle Türkiye ,iran ,Kafkasya ve diğer orta asya ülkelerindeki pazarlara temkinli ve emin adımlarla gireceğiz ve daha kalıcı olmak için ülke şartları ve kültürlerine göre hareket edeceğiz.Bu aşamada fomindustrie İstanbul ofisi bu Pazar gelişimi ve köprü rölünde önemli görevler üstlenecektir. Öncelik müşteri memnuniyeti olduğu için geçmiş dönemde satış yapılan müşterilerimizin sıkıntılarını dinleyerek ve onlaırn sorunlarını çözerek işe başladık. Şahsım adına Türkiye daha çok pvc pencere pazarı olduğu için önümüzdeki 5 yıl içinde daha fazla aluminyum kullanan bir ülke haline gelecektir. Bunu sadece kapı pencere olarak düşünmemek gerekiyor, cephe ve cephe mühendisliğinin gelişmesi, endustriyel alanda kullanılan aluminyum miktarının artması ve bunu ülke olarak ayak uydurmak zorunda olduğumuz için pazarın dahada büyüyeceğine inanıyor bu pazardaki payınımızında artması için elimizden gelenin en iyisini ekibim adına inanıyorum
Fom makinelerinin özelliğinden biraz bahseder misiniz?
FOMİNDUSTRİE olarak önceliğimiz marka değeri ile uzun yıllar müşterilerimizin ilk gün ki perfonmasında,kalitesine kullanabilecekleri ürünler üretmektir. Tabi ki bu düstur uzun yıllar içerisinde kazanılmış tecrübe ile edinmiştir. Firma içersinden çalışan onlarca mühendis ve ArGe ekibindeki konunun uzmanı kişiler sayesinde mükemmele yakın ürünler üreterek tüm dünyada aynı kalitede sektöre hizmet vermekteyiz.
Ürettiğimiz makinelerin on yıllarca güvenle kullanılacağı varsayımıyla her türlü üretim koşuluna uygun rijitiditede dizayn yapmak en kaliteli komponentleri kullanarak ve konusunda uzman tedarikçiler kullanarak üretim yapmak ve tabi ki herzaman en kalifiye montaj ekipleriyle çalışmaktayız. Dolayısı ile yaşanabilecek sorunları en asgariye indirmiş bulunmaktayız.
Kalite , üretim stadartlarımız ve vermiş olduğumuz servis hizmeti açısından tüm rakiplerimize göre farkımız açık ara ortadadır. Üstün teknolojimiz ile birlikte daima kalıcı bir değer olarak yolumuza devam etme kararlığınıdayız
FomGrup adı altında entegre bir tesis sahip olan firmamız makine üretimi için gereken tüm prosesler kendi tesislerimizde üretip CE belgesi sahibi olmanın gerekleri olan tüm testleri fabrikamızda uygulamakta son kullanıcıya bu işlemler son erdikten sonra ürünleri teslim etmekteyiz. ( Tasarım dizayn ve Ar ge, şase üretimi, elektorspindle üretimi, motor üretimi, cnc kontrol ve elektronik ekipmanların üretimi ve yazılımı )
CE standartları dışında hareket edilmiyor, kesinlikle tüm standartlara uyuluyor. Yani CE sadece bir belgeden ibaret değil. Evet, bugün ülkemizde birçok makinede, bakarsanız, CE standardı var, fakat işlevselliği tartışılır noktada. Bu belgelerin kriterlerine uygun bir şekilde alınması gerekiyor. Bu ve buna benzer kalite standart belgelerinin nasıl alındığını hepimiz bilmekteyiz. Kendimizi kandırmaktan başka bir şey değil bu…
Biraz da genel müşteri profilinden bahsedelim mi? Müşteri, öncelikle hangi konuları sorar size? Yani makinenin teknik özelliklerini ya da işlevlerini mi, yoksa mesela fiyatını mı?
Türkiye de ki makine alan müşterilerimiz ise doğruyu söylemek gerekirse böyle bir yatırımın ciddiyetinden uzaktadır. İhtiyacından daha çok fiyata ve vadeye odaklanmış bir şekilde hareket etmektedir. Müşterilerimiz kesinlikle ne tür bir tezgaha ihtiyacı olduğuna dikkat etmeyip bölgesindeki rakibinin ne aldığına odaklanan bir durumdadır. Firmaları için hayati önem taşıyan makine yatırımını müşterilerimiz telefonda bile yapmaktadırlar. Tabi ki Zaten bilinçli tüketici bu farkı ayırt edecek kadar parasının değerini bildiği için, makine yatırımının ciddi bir hamle olduğunu biliyor ve ona göre hareket ediyor araştırıyor.
Emrah Bey, bundan sonraki süreci anlatır mısınız, Fom Makine’de neler olacak?
Fom Makine olarak biz piyasada kendimizi yüksek standartlarımızla hissettireceğiz.Açık söylemek gerekirse, daha önceden sektör içerisinde kullanılan birçok makinemiz var fakat bundan kimsenin haberi yok gibi. Firma açıkçası daha önce gücünü gösterememiş, daha iddialı olmak zorundayız, daha hareketli olmak zorundayız. FOM, kendini dünya piyasalarında kabul ettirmiş önemli bir markadır diyoruz. Bugün dünyanın neresine giderseniz gidin bu sektordeki üç makine firmasının adını söylermisiniz dediğimizde kesinlikle bu isimlerden biri FOMİNDUSTRİE olacaktır. Bu başarı altı doldurulmuş ve yılların pazarlama ve müşteri memnuniyetine dayalı satış ve servis ağı ile sağlanmıştır. Bu konuda aynı standartları Türkiye de de sağlayacağız. Bu bağlamda pazarda daha aktif bir FOMİNDUSTRİE müşterilerimiz ve rakiplerimiz hissedeceklerdir.
Firmalar makine alımlarında en çok neye dikkat etmeliler?
Öncelikle ne tür bir ihtiyaçları olduğuna ve ne kadarlık bir bütçelerinin olduğunu belirlemek ile başlamalı müşterilerimiz. Ne yazık ki ülkemizde makine yatırımı , planlı bir büyüme çizgisine göre yapılmamaktadır. Ancak eğer kapasitesini aşan bir iş olursa o vakit acilen bir makine yatırımı düşünülüyor ve gerekli araştırmalar detaylı bir şekilde yapılmadan en çok vade ve iskonto veren firmadan alınıyor. Ve şunu tecrubelerime dayanarak söyleyebilirim ki bu sektörde iş bulamadığından dolayı iflas eden firma bulamazsınız, traji komik bir şekilde işi olan firmalar daima iflas ederler. Bu bir kader olamaz tabi ki bunu altında yatan ana neden hesapsız kitapsız yola çıkarak doğru hesaplamalar yapılmadan alınan sözüm ona karlı işler ve bunun akabinde yapılan makine ve diğer yatırımlardır.
Bu yüzden ısrarla bir daha tekrar ediyorum ki ihtiyacımız nedir ve ne kadar bütçemiz vardır. Projelerden kazanacağımızı düşündüğümüz paralar ile değil kendi öz sermayemiz, makul mantıklı finansal krediler, devletten alınabilecek kredi ve hibeler ile bu yatırımlarını yapmalılardır.
Farklı firmalardan alınan teklifler değerlendirilirken ‘’ aynı teknik becerilere sahip makineler ‘’ birbiri arasında karşılaştırılmalıdır. Son zamanlarda herkes anlam veremediğim şekilde makinenin uzun olması ve aks sayısına takılmış durumdadır. Şu bir gerçek ki metre ile makine alınılmaz, 3 yada 4 aks nedir faydası nedir araştırılmalı sayısal büyüklük ile makinenin becerisi değerlendirilmemelidir.
Satış sonrası servis ve yedek parça ücretlerine dikkat etmekte de fayda vardır. Bugun piyasada çok makine satmış firmaların iç sirkülasyonu sonucu teknik ekipleri yeterli değildir. Servis ücretleri bazı durumlarda afaki rakamlara ulaşmaktadır. Bunu gören müşteriler tali çözümler arayınca da işin ehli olmayan kişiler makinelere zarar vermektedirler.
Makine yatırımı yaparken kısa vadeli değil uzun vadeli düşünerek doğru firmadan doğru makine yatırımı yapmaları gerekmektedir. Bu yüzden kesinlikle farklı firmalar ile görüşüp en doğru makineyi en uygun fiyata ve ödeme şart, imkanlarına göre yapsınlar hatta eğer bunun için zaman ayıramıyorlarsa konu ile alakalı bilgi ve tecrübe birikimine inandıkları kişi ve kuruluşlardan danışmanlık alsınlar. Bunu sağlayabilen firmalar, gelecekte ayakta kalmayı ve hayatiyetlerini sürdürmeyi başarabileceklerdir diye düşünüyoruz
2013 yılı Türkiye’si için düşüncelerinizi alsam ?
37 yaşındayım ve çocukluğumdan beri belli aralıklarla ekonomik krizlere şahit olarak büyüdük , hep beraber bedeller ödedik ve halada ödüyoruz. Siyasal ve ekonomik anlamda bizim bulunduğumuz bu coğrafyada kesinlikle dalgalanma sona ermeyecektir. Son yıllarda yakalanılan siyasal istikrar bazı alanlarda pozitif etkilerini göstermektedir. Özellikle komşularımızda ve avrupadaki ekonomik sıkıntıların yanında büyüme oranlarımız artmaktadır. Herkes gibi bende daha iyi olması düşüncesindeyim ama yukarıda da belirttiğim gibi jeopolitik olarak riskli bir bölgedeyiz , birçok ülke, silah tüccarları, petrol firmaları, ilaç firmaları vb. gibi büyük oyuncular bu bölgede çıkarları için savaş vermekteler. Öncelikle iç huzurumuzu sağlayıp daha solid bir halk olarak birbirimize kenetlenmeli ve çok çalışmalıyız. Zaten bunu becerdiğimiz dönemlerde hep mutlu ve refah içinde yaşayacağız.
Sektörel olarak ise, özellikle aluminyum bu kadar endustriyel ürünlerde kullanılması ile birlikte çok farklı iş imkanları ortaya çıkmaktadır. Türkiye daha çok fason işlem yada üretim yapan bir kimliğe bürünmektedir. Bana göre oyuncular fasonculuktan ziyade üretip işleyip satan tarafa geçtikleri süre içinde daha çok kazanacağız. Zaten Türkiye artık yurt dışı pazarlarda ne yapması nasıl davranması ve nasıl mal satılmasını öğrendi ve artık bunu uyguluyor. Daha agresif ve akılcı hamlelerle payımızı ve kazancımızı artırabiliriz.