Koray Bey, konuşmak istediğimiz, sormak istediğimiz pek çok şey var. Ancak, öncelikle fuar izlenimlerinizi almak istiyorum. Bu seneki fuar size neler düşündürüyor?

Geçen seneye göre bu seneki fuarın yaklaşık % 50 daha iyi geçtiğini düşünüyorum. Oldukça canlı, dinamik bir fuar… Çok ciddi müşterilerle karşılaştık bu sene.  Özellikle sadece bakan, sadece bir şeyler soran değil, makine alan firmaların çokluğu dikkat çekiciydi. Yatırımlar yapan, sözleşmeler yapan firmalar vardı. Bunlarla karşılaşmak oldukça sevindiriciydi. 

Bu sene, geçen yıla oranla, biraz önce söylediğim gibi, en az %50 potansiyel fazlası vardı. Bu, sektör açısından olduğu gibi firmamız açısından da çok sevindirici bir durum tabii.

‘Emmegi Türkiye’ hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?

Emmegi, biliyorsunuz, bir İtalyan firması fakat aynı zamanda uluslararası bir marka. Birkaç yıl öncesine kadar Türkiye’de fazla isminin duyulmamasına rağmen, son 3 yılda kendi Türkiye şubesiyle, yani bizimle hareket eden ve pazarda çok ciddi yapılanmaya girmiş uluslararası bir makine firması. Alüminyum-pvc ve demir işleme sektöründe makineler üretmek bağlamında ürünler çıkarıyor.  İstanbul’daki showrom, İtalya’daki merkez nazarında gözbebeği konumunda; çok önem veriliyor.  Çünkü Emmegi, öncelikli olarak Türkiye piyasasının ne kadar önemli olduğunu biliyor. Aynı zamanda bölgenin coğrafi öneminin de farkında olduklarından, İstanbul’daki şube merkez Emmegi için çok önemli. 

Koray Bey, siz uluslararası bir marka olarak bu fuara ne gibi yenilikler taşıdınız?

Her fuarda yenilikler vardır ve muhtemelen diğer firmalar da fuarlara yeniliklerle katılmak arzusundadırlar. Fakat biz, her fuara yeni bir makine ile katılmak zorundayız! 

Özellikle bu fuara, yeni nesil çift kafa kesim makinelerle katıldık.  Yeni nesil CNC işleme makinelerimiz var. İşlem süresini kısaltan, bakım maliyetlerini en aza indiren, hızlı, dinamik makineler bunlar. Bu sektörde; CNC gurubunda takım magazini hareketli olan, ya da kesim makinalarında üst düzey teknolojide , 15 dereceye kadar kesim yapabilen belki tek makinelerdir.  Emmegi her sene bu tip çok özel gelişmeleri üretmiş olduğu makinelerinde gösterebiliyor. Ziyaretçiler tarafından izlenimimizin  çok iyi olduğunu ve doğru yolda olduğumuzu biliyoruz. 

Koray Bey, makine önemli bir yatırım. Bir makine alacak olan firma öncelikle nelere dikkat etmeli ve nasıl tercih yapmalı? 

Makine yatırımı ciddi bir yatırım. Bence bu işe girişenlerin öncelikli olarak bu yatırımı ne zaman döndürebileceklerini  ve ellerindeki işlerin hangi vadede kendilerine ne kazandıracağını iyi bilmeleri gerekiyor, hesaplarını iyi yapmaları gerekiyor. Belki zor ama, teknik özelliklerini öğrenip, gerçekten neye ihtiyaçları olduğunu kararlaştırıp ona göre makine almaları gerekiyor. Önemli bir husus; maliyet hesabını iyi yapmak lazım.  Bu bir mecburiyet, bilimsel bir yaklaşım. Eskisi gibi değil hiçbir şey… Rekabet, en üst düzeyde gerçekleşiyor ve bu ortam acımasız. Finansal verilerin yanı sıra teknik datalar da karar esnasında yol gösterici niteliktedir. Makinenin hızı ve en önemlisi kapasitesi dikkat edilmesi gereken faktörlerin  sadece birkaçını oluşturmaktadır.

Makine satıcısı firma olarak sizin pazarlamadaki tavrınız, ilkeleriniz nedir?

Biz bugün alıcıya Emmegi’yi sunarken kendimize güveniyoruz. Ciddi bir kıyaslama her şeyi ortaya koyacaktır. Mesela biz, satıştan ziyade, satış sonrası verilen hizmet noktasında iddialıyız. Amacımız sadece malzeme satmak değil; sorunları çözmek ve ihtiyaçlara cevap vermek. Öncelikle firmanın hangi çapta profiller işlediğinin, bu iş için en doğru makinenin ne olması gerektiği konusunu inceleyip doğru ürünü sunmaya veya göstermeye çalışıyoruz.  Hangi sektöre uygun bir iş alanında faaliyet gösteriyor? Cephe mi yoksa sanayi ağırlıklı mı çalışıyor? Bu araştırmanın, incelemenin amacı doğru ürünü verebilmek. Önemli olan ne pahasına olursa olsun makineyi satmak değil. Makineyi satarsınız ama siz kapıdan çıkar çıkmaz müşteriniz makineden istediğini alamazsa işte o zaman firma için en büyük kayıp başlamıştır. O vakit kazanmış olduğunuz paraların hepsi - kısa vadede kazanç görülse de- uzun vadede sizi o pazarda tutmaya yetmeyecektir. 

Müşteriyi yönlendirmeye değil de aydınlatmaya yönelik bir pazarlama anlayışı mı diyelim buna?

Biraz daha açayım konuyu, kararı siz verin. Bizim anlayışımız şudur: Müşterinin gönlü başka bir makinede olsa ve bunu bize açıkça söylese de; biz, “hayır, o makineyi almayın” diyebilmekteyiz. Dediğim gibi, burada sadece standartları ön plana çıkarıyoruz. Ne yapacağınız ve nasıl hizmet vereceğiniz önemli. Gerekiyorsa, başta kavga edilmesi gerekiyor. Görmüş olduğunuz makine 9 ton’luk özel bir işleme hattı, bunu alırken kolayca değişecek ve yerine konacak başka  bir ürünle karşılaştırma yapılmamalıdır. Bir alüminyum doğrama firması belki hayatı boyunca 2 defa alır ya da almaz. Bu çapta yatırımlar çok iyi düşünülmeli ve hassas davranılarak alınmalı. Biz, alması gerekeni, kullanması gerekeni tavsiye eder, takdiri onlara bırakırız. Sektörde giderek herkes artık neyi alacağını öğrenmeye başladı. 

2013 Türkiye’sini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye, bence şu anda dünyadaki en iyi ekonomilerden biri. Daha öncesinde bu sene şöyle olacak, böyle olacak dendi, karanlık tablolar çizildi. Fuar, söylenilenlerin doğru olmadığını ortaya koyuyor. Makine heveslileri değil, alıcıları fuardaydı. Grafik, söylenilenlerin aksini gösteriyor. Demek ki, Türkiye halen yükselme grafiğinin aksinde hareket etmiyor. Şu an atölyesini geliştiren, büyüten birçok kuruluş var. Artık eskisi gibi değil durum. İtalyan firması buraya sürekli yatırım yapıyor, showrom açmış, elemanlar alıyor. Bütün bunlar Türkiye’nin şu anki profilinin yansımaları değil mi?

Türkiye, artık korkulan pazar değil, en güvenilir pazar olma özelliği taşıyor...

Koray Bey, bize zaman ayırdınız, sorularımıza içtenlikle cevaplar verdiniz. Her şey için çok teşekkür ederiz.